Menemen Belediyesi’nde Ramazan Bayramı öncesi işten çıkarılan işçilerin hak arama mücadelesi devam ediyor. Dün akşam Belediye Meclisi’nin önünde eylem yapan, Belediye Başkanı Aydın Pehlivan ve Cumhur İttifakı’nın meclis üyelerine ulaşmaya çalışan işçiler, yaklaşık 2,5 aydır muhatap bulamadıklarından yakınıyor. Bu süreçte neden işten çıkarıldıklarını dahi öğrenemediklerini, tazminatlarının da ödenmediğini belirten mağdur işçiler, AK Parti’ye oy vermedikleri için işsiz kaldıklarını ifade ettiler.AKAY: 1500 OLAN PERSONEL SAYISINI 4500’E ÇIKARDI
Belediye İş Sendikası Çevre Belediyeler Şube Başkanı Cumali Akay, işten çıkarılanların çoğunun, 5, 15, hatta 20 yıldır belediyede çalıştığına dikkat çekti. Ekonomik krizin ortasında işsiz bırakıldıklarını, tek suçlarının AK Parti’ye oy vermemek olduğunu söyledi. Akay, şu görüşlere yer verdi:“Bizler kendimizi biliyoruz. Her birimiz sahada, büroda işini layıkıyla yapan insanlarız. Boğazımızdan geçen her lokmayı alnımızın teriyle kazandık ve sonuna kadar hak ettik. Seçimlerden önce ‘Biz bir aileyiz’ diyen, seçilirse işten çıkarma yapmayacağının sözünü defalarca veren Belediye Başkanı Aydın Pehlivan belediyelerin kamu kurumu olduğunu unutup seçim sürecinde oy deposu olarak gördüğü çok sayıda yeni personeli işe almıştır. Vekilliği sırasında 1.500 olan personel sayısını seçim kazanabilmek umuduyla 4.500'e kadar çıkarmıştır. Şimdi ise personel giderleri ile ne yapacağını bilememektedir. Yaptığı amatörlüğün bedelini uzun yıllardır çalışan biz eski personellere ödetmektedir.”
BASKILAR SONUCU BELEDİYE İŞ SENDİKASI ÇOĞUNLUĞU KAYBETTİ
İşten çıkarmalar başlamadan hemen önce, planlı ve organize bir biçimde Başkan Pehlivan’ın, birim amirleri aracılığıyla belediye işçilerine Belediye-İş’ten istifa edip Hak-İş’e geçme konusunda baskı yaptırdığı iddiasında bulunan Cumali Akay, sözlerini şöyle sürdürdü:“Belediye-İş sendikasının çoğunluğu kaybetmesi ile bizlerin bir kez daha kolu kanadı kırılmıştır. Bu süreçte Hak-İş sendikasından herhangi bir destek göremediğimiz gibi Belediye-İş sendika birim temsilcilerimiz de hukuksuz bir biçimde işten çıkarılmıştır. Bir aydır tatil, umre, düğün ziyaretleri derken belediyeye uğramayan Pehlivan, bizleri, tazminat gerektiren 17. maddeden çıkartmış ama tazminatlarımızı henüz ödemedi. Menemen’de konserlere, festivallere, gerekli gereksiz para bulanlar; sıra emeğin hakları ve alacakları olunca, alın teriyle geçinen emekçiyle inatlaşma pahasına, hukuk dışı yan yollara sapmayı tercih etmektedir. Artık bıçak kemiğe dayanmıştır.”
MAHKEME KARARLARINI TANIMIYORLAR
Muhatap bulma umuduyla, belediye yönetimine ulaşmak için yaptıkları tüm girişimlerin sonuçsuz kaldığına vurgu yapan Cumali Akay, işlerini geri istediklerini belirterek şöyle seslendi:“Başkan Aydın Pehlivan, lafa gelince “İşçi için canımı veririm” derken, sıra işçi hakları olunca açık açık, iş kanununu hiçe sayarak, işçinin canını almıştır. Geçmişte yargı kararı ile tahakkuk olan işçi alacaklarının ödenmesi konusunda, "Her mahkeme kararı uygulanacak diye bir şey yok, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan görüş isteyeceğiz” diyerek, emekçileri hayal kırıklığına uğratmıştı. Bunu da unutmuş değiliz. Dün olduğu gibi bugün de Anayasal suç işliyorlar. Mahkeme kararlarını tanımıyorlar. Emekçilerin de sabrının bir sınırı var ve o sabır zorlanıyor. İşçi için canımı veririm, diyen Sayın Başkan, canınız sizde kalsın, işçiye bir an önce işini, aşını geri verin yeter.”
Belediye İş Sendikası Çevre Belediyeler Şube Başkanı Cumali Akay, işten çıkarılanların çoğunun, 5, 15, hatta 20 yıldır belediyede çalıştığına dikkat çekti. Ekonomik krizin ortasında işsiz bırakıldıklarını, tek suçlarının AK Parti’ye oy vermemek olduğunu söyledi. Akay, şu görüşlere yer verdi:“Bizler kendimizi biliyoruz. Her birimiz sahada, büroda işini layıkıyla yapan insanlarız. Boğazımızdan geçen her lokmayı alnımızın teriyle kazandık ve sonuna kadar hak ettik. Seçimlerden önce ‘Biz bir aileyiz’ diyen, seçilirse işten çıkarma yapmayacağının sözünü defalarca veren Belediye Başkanı Aydın Pehlivan belediyelerin kamu kurumu olduğunu unutup seçim sürecinde oy deposu olarak gördüğü çok sayıda yeni personeli işe almıştır. Vekilliği sırasında 1.500 olan personel sayısını seçim kazanabilmek umuduyla 4.500'e kadar çıkarmıştır. Şimdi ise personel giderleri ile ne yapacağını bilememektedir. Yaptığı amatörlüğün bedelini uzun yıllardır çalışan biz eski personellere ödetmektedir.”
BASKILAR SONUCU BELEDİYE İŞ SENDİKASI ÇOĞUNLUĞU KAYBETTİİşten çıkarmalar başlamadan hemen önce, planlı ve organize bir biçimde Başkan Pehlivan’ın, birim amirleri aracılığıyla belediye işçilerine Belediye-İş’ten istifa edip Hak-İş’e geçme konusunda baskı yaptırdığı iddiasında bulunan Cumali Akay, sözlerini şöyle sürdürdü:“Belediye-İş sendikasının çoğunluğu kaybetmesi ile bizlerin bir kez daha kolu kanadı kırılmıştır. Bu süreçte Hak-İş sendikasından herhangi bir destek göremediğimiz gibi Belediye-İş sendika birim temsilcilerimiz de hukuksuz bir biçimde işten çıkarılmıştır. Bir aydır tatil, umre, düğün ziyaretleri derken belediyeye uğramayan Pehlivan, bizleri, tazminat gerektiren 17. maddeden çıkartmış ama tazminatlarımızı henüz ödemedi. Menemen’de konserlere, festivallere, gerekli gereksiz para bulanlar; sıra emeğin hakları ve alacakları olunca, alın teriyle geçinen emekçiyle inatlaşma pahasına, hukuk dışı yan yollara sapmayı tercih etmektedir. Artık bıçak kemiğe dayanmıştır.”
MAHKEME KARARLARINI TANIMIYORLARMuhatap bulma umuduyla, belediye yönetimine ulaşmak için yaptıkları tüm girişimlerin sonuçsuz kaldığına vurgu yapan Cumali Akay, işlerini geri istediklerini belirterek şöyle seslendi:“Başkan Aydın Pehlivan, lafa gelince “İşçi için canımı veririm” derken, sıra işçi hakları olunca açık açık, iş kanununu hiçe sayarak, işçinin canını almıştır. Geçmişte yargı kararı ile tahakkuk olan işçi alacaklarının ödenmesi konusunda, "Her mahkeme kararı uygulanacak diye bir şey yok, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan görüş isteyeceğiz” diyerek, emekçileri hayal kırıklığına uğratmıştı. Bunu da unutmuş değiliz. Dün olduğu gibi bugün de Anayasal suç işliyorlar. Mahkeme kararlarını tanımıyorlar. Emekçilerin de sabrının bir sınırı var ve o sabır zorlanıyor. İşçi için canımı veririm, diyen Sayın Başkan, canınız sizde kalsın, işçiye bir an önce işini, aşını geri verin yeter.”
