İtfaiyecilerin her gün aileleriyle vedalaşarak göreve gittiklerini, her an risk altında olduklarını ifade eden Erdağ, itfaiyecilerin görevleri sırasında birçok fiziksel ve kimyasal tehlikeyle karşılaştıklarını dile getirdi.Erdağ açıklamasında, bu tehlikeler arasında parlamalar, patlamalar, yangın esnasında çökme ve göçük, trafik kazaları ve kimyasal tehlikelerden kaynaklanan mesleki hastalıklar bulunduğunu belirterek itfaiyecilerin psikolojik olarak da yanma, yangına yetişme endişesi ve sık sık hakaret gibi sorunlarla başa çıktıklarını vurguladı.Yetersiz Kadrolar ve Mevzuat EksiklikleriErdağ, görünüşte ulusal bir meslek standardı oluşturulmuş olmasına rağmen, itfaiye kadrolarının yeterli altyapıya sahip olmadığını ve İtfaiye Meslek Liseleri ile İtfaiyecilik Meslek Yüksekokulları üzerinden personel istihdamının yapılmadığını belirtti. İtfaiye teşkilatlarının çağın gereklerine ve liyakate uygun kadrolarla yönetilmediğini, itfaiyecilerin görevlerinin bir meslek olarak yasal mevzuatta kabul edilmediğini ifade etti.Yasal Düzenleme ve Liyakat VurgusuErdağ, itfaiyecilik mesleğinin çağın niteliklerine uygun olarak yasal bir düzenleme ile “Meslek Hizmetleri Sınıfı”na dahil edilmesi ve liyakate dayalı görevde yükselme sınavlarının yapılması gerektiğini vurguladı.Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında, yangın söndürücü gibi işlerde çalışanların yılda 60 gün fiili hizmet zammından yararlanma hakkı verilmiş olsa da, fiilen bu hakkın kullanılmasının mümkün olmadığını belirtti.2009/79 sayılı genelgedeki maddelerin 5510 sayılı Kanunun 40. maddesindeki tasarı gerekçesine uymadığını ifade eden Erdağ, çeşitli uluslararası sözleşmeler ve insan hakları ilkeleri çerçevesinde, itfaiye emekçilerinin fiili hizmet süresi zammı hakkının net bir şekilde verilmesi gerektiğini belirtti.İtfaiyecilerin Çalışma Koşulları ve TalepleriErdağ, esnek çalışma saatleri, yangın süreleri, aileden uzak kalma, sosyal hak ve ücret yetersizliği gibi sorunlarla boğuşan itfaiyecilerin önemli sorunlarının halen çözüm beklediğini belirtti. AKP iktidarının ve yerel yönetimlerin itfaiyecilerin sorunlarına duyarsız kaldığını, büyükşehir belediyeleri ve diğer illerde personel yetersizliği nedeniyle iş kazalarının arttığını vurguladı.Belediyelerin norm kadro yönetmeliğine uygun sayıda personel istihdam etmesi gerektiğini ve işin riski ve güçlüğüne bağlı olarak maktu mesai ücretleri ile tazminatların yükseltilmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, maktu mesai ücreti ve tazminatlardan vergi muafiyeti sağlanması ve emekli kesenek paylarının kurum tarafından ödenerek emekliliğe dahil edilmesi gerektiğini ifade etti.Meslek Hastalıkları ve İş KazalarıSon olarak, itfaiyecilerin meslek hastalıkları ve görevleri sırasında yaşadıkları iş kazaları sonucu yaralanma, sakat kalma ve ölümlerinin yasal bir düzenlemeyle tazminat altına alınması gerektiğini belirten Erdağ, esnek çalışma, işin riski ve zorluğu, ekonomik, sosyal ve özlük haklarına yönelik birçok sorun yaşamasına rağmen; görevlerinin bilinci ve kutsallığı ile yerel yönetimlerin fedakâr emekçilerinin sorunlarının çözümüne yönelik taleplerini yineledi.
Gündem
Yayınlanma: 02 Ağustos 2024 - 12:20
Devrim Onur Erdağ'dan İtfaiyecilere Yönelik Yasal Düzenleme ve Liyakat Vurgusu
Tüm Yerel Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ, itfaiyecilik mesleğinin ülkemizde yeterince önemsenmediğini ve değer verilmediğini belirterek yasal düzenleme gerektiğini belirterek liyakat vurgusu yaptı.
Gündem
02 Ağustos 2024 - 12:20